2024 Dünya Risk Raporu Endeksi, Filipinler’i dünyadaki en yüksek afet riski taşıyan ülke olarak işaret ediyor. Ülkede yaşanan son süper tayfun Yagi, nehirlerin taşmasına, toprak kaymalarına ve en az 14 kişinin hayatını kaybetmesine neden oldu. Bu felaket, Filipinler’in doğal afetlerle başa çıkma mücadelesinin ciddiyetini gözler önüne serdi.
Afet riski ve tayfun Yagi’nin etkileri
Filipinler, depremler, yanardağ patlamaları, kuraklık, sık sık yaşanan kasırgalar ve seller gibi doğal felaketlerle sürekli olarak karşı karşıya kalıyor. Mayıs ayından bu yana ülkeyi etkileyen beşinci tayfun olan Yagi, nehirlerin taşmasına ve toprak kaymalarına neden olarak büyük bir felakete yol açtı. Yagi'nin etkileri, Filipinler'de ölüm ve hasar konusunda daha önceki olaylardan farklı bir boyuta taşındı.
Yagi'nin ardından Çin ve Tayvan'da etkiler
Yagi tayfunu, Filipinler’den sonra Çin ve Tayvan'ı da etkiledi. Bu tür aşırı hava olaylarının sıklığı ve şiddeti, iklim değişikliğinin bir sonucu olarak öne çıkıyor. Uzmanlar, iklim değişikliğinin doğa olaylarının sıklığını ve şiddetini artırdığını belirtiyor.
Kalkınma yardım birliği’nin endişeleri
Dünya Risk Raporu’nu hazırlayan Kalkınma Yardım Birliği’nin Bilimsel Direktörü Katrin Radtke, aşırı doğa olaylarına maruz kalan toplumlardaki kırılganlık ve zaafiyetlerin afet riskini artırdığını belirtiyor. Yoksulluk, yolsuzluk, sağlık hizmetleri ve afeti önleme tedbirlerindeki eksiklikler, bu kırılganlıkların başlıca sebepleri arasında sayılıyor.
Türkiye'nin durumu ve küresel riskler
Rapora göre Türkiye, “çok yüksek riskli” ülkeler kategorisinde bulunuyor. Afetlerle baş etme kapasitesindeki yetersizlik, Türkiye'nin bu sıralamada yer almasının başlıca nedenlerinden biri olarak gösteriliyor. Ayrıca, endekse göre “en kırılgan” on ülkenin sekizinin Afrika'da yer aldığı ve Afganistan ile Yemen’in de bu kategoriye dahil olduğu belirtiliyor.
İklim krizinin rolü ve önleyici tedbirler
İklim krizi, doğal afetlerin sıklığını ve şiddetini artırırken, felaketlerin etkilerini de genişletiyor. Radtke, iklim değişikliğinin etkisiyle şiddetli doğa olaylarının daha sık meydana geldiğini ifade ediyor. Önleyici tedbirlerin, ölümleri ve zararı azaltmada önemli bir rol oynadığını belirten uzman, eğitim ve sağlık gibi alanlara yatırım yapmanın büyük önem taşıdığını vurguluyor.
Gelecek perspektifi
Sonuç olarak, iklim değişikliğinin etkilerini azaltmak için küresel düzeyde büyük bir dönüşüm politikası hayata geçirilmesi gerekiyor. Doğal afetlerle başa çıkma kapasitesini artırmak için yapılan yatırımlar, ülkelerin felaketlere karşı dirençlerini güçlendirebilir. Gelecekte bu tür krizlerin etkilerini azaltmak, toplumların daha dayanıklı hale gelmesiyle mümkün olacaktır.
