Yurt dışında yaşayan Türklerin dizi ve filmlerinde temsil ediliş biçimi, uzun yıllar boyunca tartışma konusu olmaya devam ediyor. Gurbetçiler, televizyon ekranlarında ve sinema sahnesinde sıklıkla klişe rollerde, genellikle “öteki” olarak gösteriliyor. Bu durum hem toplumsal önyargıların pekişmesine neden oluyor hem de gerçek hayat yansıtılmıyor.
Uzmanlar, bu temsillerin gurbetçi toplumlar üzerindeki genel gidişatını değerlendirirken, medyanın daha yaygın ve adil bir temsilin önemini vurguluyor. Ege Üniversitesi'nden Doç. Ayşe Demir, “Gurbetçi karakterler genellikle düşük eğitim seviyesine sahip, kaba veya suç içeren kişiler olarak tasvir ediliyor. Bu, yurt dışında Türk vatandaşları açısından ciddi bir kimlik sorunu yaratıyor” dedi.
Klişeler ve gerçeklik arasında gurbetçi temsili
Araştırmalarına göre, Avrupa ülkelerinde yaşayan Türklerin büyük bir bölümü eğitimli, toplumda uyum sağlamış bireylerden oluşuyor. Ancak medya, bu gerçeği yansıtmaktan uzak. Çoğu yapımda gurbetçiler, uyumsuzluklar veya kültürel çatışma yaşayan kişiler olarak resmediliyor.
Gurbetçiler, bu durumun sadece bir temsil sorunu değil, aynı zamanda günlük hayatlarını yaşadıkları bir önyargı kaynağı olduğunu ifade ediyor. Daha kapsayıcı bir medya anlayışının, toplumlar arasındaki ilişkilerin iyileştirileceği düşünülüyor.
