Diyanet, o hatayı kabul etti

Abone Ol


Görmez, aklını ve ahlakını yitirmemiş hiçbir insanın söylemeyeceği bir cümleyi, hiçbir vatandaşın Diyanet'e istinat edeceğine ihtimal vermediğine işaret ederek, “Bu haber mühendisliğinin peşine düşülmesinden dolayı azap duydum. Bu haberin hedefi İslam'ın kendisi olmuştur. Konuyu sosyal medyanın birinci konu haline getirmesinden büyük azap duydum. Haberin hedefi keşke ben olsaydım, Diyanet olsaydı. Bu haberin hedefi aile hayatına izzetti, iffeti, hayayı, nezaketi getiren İslam'ın kendisi olmuştur” diye konuştu.

Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinde Din İşleri Kurulu'nun, Din İşleri Kurulu uzmanları ve illerde müftülüklerin bu sorulara cevap verdiğini kaydeden Görmez, “Din İşleri Kurulu'nun fetvası olduğu doğru değil. Din İşleri Kurulu uzmanlarına gelmiş. E-mail yoluyla gelenlere cevap veriliyor. Verdiğimiz 1700 cevabı kendim okudum. Aile içi ensest ilişkiyle ilgili 13 soru sorulmuş. 12 soruya ‘patolojik sapkınlık', ‘tedavi altına alınmalıdır' yönünde cevap verilmiş. Yetkilerinin bundan haberdar olması gerekir denmiştir. 13 sorudan birisinde ise hükmü inşa ederken Arapça alıntıların yanlış tercümelerinin cevabın içine derç edildiğini görüyoruz. İlgili arkadaşları açığa aldık. Bu ifadelerden bütün dünyaya duyurulan başlık çıkmaz. Haram kelimesinin bilmemeden ortaya çıkan cehalettir. Teknik tabirdir" şeklinde konuştu.

Diyanet İşleri Başkanlığı'na günlük 60-100 bin arasında soru yönetildiğini vurgulayan Görmez, bu cevapların zaman zaman insanları intihardan, aileleri dağılmadan koruduğunu kaydetti. Görmez, fetva verilme sürecinde yeni bir prosedür getirmek için çalıştıklarını kaydetti. Görmez, “Alevi kadınla evlenmenin caiz olmadığı” şeklinde yer alan haberdeki fetva iddiasının gerçek olmadığını da sözlerine ekledi.