Demir eksikliği anemisi, dünya genelinde yaygın olarak görülen bir sağlık sorunudur. Prof. Dr. Kadir Biberoğlu, demir eksikliği anemisinin, kandaki düşük alyuvar seviyesi bulgusuyla tanı konulduğunu ve tedavi edilmediğinde ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğini belirtti. Aneminin nedenlerinin tespit edilip tedavi edilmesi gerektiğini vurgulayan Biberoğlu, hastalığın belirtileri ve tedavi süreci hakkında önemli bilgiler verdi.
Belirtiler nelerdir?
Demir eksikliği anemisinin belirtileri arasında halsizlik, solukluk, baş dönmesi, çabuk yorulma, efor sarf edildiğinde nefes nefese kalma, taşikardi ve kramp bulunur. Hastalığın ilerlemesi durumunda bu şikayetler daha da belirgin hale gelebilir. Prof. Dr. Biberoğlu, “Fabrika gibi çalışan kemik iliği bazen yeterince alyuvar üretemez. Kimi durumlarda alyuvarlar dolaşımda normalde 3 ay kalırken, daha erken sürede temizlenebilir” şeklinde konuştu.
9 ay kadar sürer
Demir eksikliği anemisinin tedavisi, eksikliğin nedenine bağlı olarak değişir. Tedavi süreci genellikle 9 ay kadar sürer ve hastalığın kökenindeki nedenlerin tespit edilip tedavi edilmesi hayati önem taşır. Biberoğlu, “Aneminin kalıcı tedavisi için altta yatan nedenlerin saptanması ve buna yönelik tedavi uygulanması gerekmektedir” dedi.
Yaşam Kalitesine Etkisi
Demir eksikliği anemisi, yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyen bir durumdur. Günlük aktivitelerin kısıtlanması, sürekli yorgunluk ve genel sağlık durumunun bozulması gibi etkileri olabilir. Bu nedenle, erken tanı ve tedavi önemlidir. Prof. Dr. Biberoğlu, “Demir eksikliği anemisi, hızlı bir şekilde tedavi edilmesi gereken bir sağlık sorunudur. Erken müdahale, hastalığın ilerlemesini önleyerek yaşam kalitesini artırır” ifadelerini kullandı.
