Diyarbakır'ın Tavşantepe Köyü'nde kaybolan 8 yaşındaki Narin Güran'ın 19 gün sonra dere yatağında bir çuvalda bulunması, Türkiye'yi yasa boğdu. Olayın ardından CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan, soruşturmanın gidişatını ve kamuoyunda oluşan endişeleri sert bir dille eleştirdi. Bakan, polisin yetersiz kaldığını, medya yasaklarının olayın çözümüne zarar verdiğini ve devletin bazı siyasi çıkarları koruma refleksi gösterdiğini savundu.

"Etkin soruşturma yürütülmüyor"

Bakan, Narin’in günlerce bulunamamasını ve faillerin hala yakalanamamış olmasını eleştirerek, "3 kilometrekarelik bir alanda elinizdeki onca teknolojiye rağmen bir çocuk bulunamıyorsa, bu kolluk kuvvetlerinin yönetimindeki kişilerin sorumluluğudur" dedi. Olayın etkin soruşturulmadığını belirten Bakan, soruşturmayı sevk ve idare edenlerin kusurlu olduğunu ifade etti.

Sosyal medya ve yasaklama kararları

Bakan, sosyal medyada dolaşan iddialara dikkat çekerek, olayın üzerinin örtülmeye çalışıldığını ima etti. "Sosyal medyada yer alan iddialarda, Narin'in amcasının muhtar ve HÜDA-PAR üyesi olması nedeniyle olayın üzerine gidilmediği konuşuluyor" ifadelerini kullanan Bakan, yasaklama kararlarının gerçek amacının kamu düzeni değil, olayın üstünü kapatmak olduğunu öne sürdü.

"Devlet siyasi çıkarlar için refleks gösteriyor"

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Filistinli kardeşlerimizin yanındayız Cumhurbaşkanı Erdoğan: Filistinli kardeşlerimizin yanındayız

CHP'li Bakan, Ensarioğlu’nun açıklamalarını eleştirerek, devletin halk için değil, siyasi çıkarlar için refleks gösterdiğini belirtti. Bakan, "Rabia Naz ve Nadira Kadirova cinayetleri de benzer reflekslerle üstü örtülen olaylar. Bu cinayetlerde de aynı durum söz konusu" dedi.

Medyanın rolü

Polisin bulamadığını televizyon programlarının bulmasını sorgulayan Bakan, "Televizyon programları cinayetlerde detaylı inceleme ve sorgulama gibi teknikleri uygularken, kolluk kuvvetleri bu süreçleri yeterince etkin yönetemiyor" dedi. Yasaklama kararlarını eleştirerek, polisin medya iş birliğini reddetmesini sürecin sağlıklı ilerlememesinin bir göstergesi olarak sundu.

Bakan, soruşturmanın etkin yürütülmediğini ve siyasi ilişkilerin olayın çözümüne zarar verdiğini ifade ederek, "Cumhurbaşkanı’nın süreci bizzat takip ettiğini açıklaması, devlet mekanizmasının soruşturmayı gerektiği gibi yürütmediğinin bir göstergesidir" dedi. Devlet kurumlarının görevinin halkın doğru bilgiye ulaşmasını sağlamak olduğunu belirterek, sürecin kamuoyunun desteğiyle doğru yönetilmesi gerektiğini vurguladı.

Kaynak: BÜLTEN