İzmir'de suya yapılan yüzde 45'lik zammın ardından Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel'in kardeşi Barış Özel'in İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay'a yönelik eleştirileri üzerine CHP Grup Başkanvekili Levent Yıldır açıklamalarda bulundu. Yıldır, su zammının kaçınılmaz olduğunu belirtti.
İzmir'de su zammı tartışmaları
İzmir'de suya yapılan yüzde 45'lik zam, büyük tepki topladı. Barış Özel, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Türkiye'nin en pahalı suyuna katmerli zam resmen. Böyle mi yöneteceksiniz İzmir'i? Yazıktır bu halka!” ifadelerini kullanarak su zammına yönelik tepkisini dile getirdi.
Ekonomik yıkım ve zam kaçınılmazlığı
Levent Yıldır, Barış Özel'in eleştirilerine yönelik açıklamasında, ülkenin içinde bulunduğu ekonomik yıkımın kamu hizmeti veren kurumları da olumsuz etkilediğini belirtti. Yıldır, “Hükümetin yeni yaptığı yüzde 38’lik elektrik zammı, bir yıl içinde akaryakıt fiyatlarının neredeyse iki misline çıkması, inşaat maliyetlerinin yüzde 70’i aşan artışı düşünüldüğünde su fiyatına kısmen zam yapmak kaçınılmaz olmuştur” dedi.
İZSU genel kurulu ve zam kararı
İZSU Genel Müdürlüğü'nün 28 Haziran tarihindeki olağanüstü genel kurulunda alınan zam kararının ardından yapılan düzenlemeler hakkında konuşan Yıldır, TÜİK’e göre yüzde 75 olarak belirtilen enflasyon oranının gerçekte çok daha yüksek olduğunu ve bu durumun su fiyatlarındaki artışı zorunlu kıldığını ifade etti. Yıldır, “Elbette zam kararı almak en çok bizi üzüyor. Arkadaşlarımızla birlikte önümüzdeki sayısal veriler doğrultusunda en düşük oranlı artışları yapmaya, maliyet artışlarını faturalara minimum düzeyde yansıtmaya çalışıyoruz” diye konuştu.
İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin çabaları
İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin ekonomik zorluklara rağmen hizmetlerini sürdürmek için çaba sarf ettiğini vurgulayan Yıldır, su zammının kaçınılmaz olduğunu ve yapılan düzenlemelerin en az maliyetle yapılmaya çalışıldığını belirtti. Yıldır, “Bugün ülkemiz etkisi her geçen gün ağırlaşan bir ekonomik yıkım yaşamaktadır. Bu yıkım sadece bireyleri, toplumun ezilen kesimlerini değil, kamu hizmeti veren kurumları da etkilemektedir” dedi.
