Eskiden doktorların el yazılarını okumak, eczacıların adeta bir bulmaca çözmesi gibi zorlu bir işti. Okunaklı olmayan el yazısıyla yazılmış reçeteler, birçok kez yanlış ilaç verilmesine veya tıbbi hatalara yol açtı. Bu tür hataların acı sonuçlarından biri 2005 yılında yaşandı.
2005 yılında yaşanan üzücü olay
20 Aralık 2005 tarihinde 65 yaşındaki bir kadın, mitral kapak yetersizliği nedeniyle bir operasyon geçirdi. 8 gün boyunca hastanede kalan hasta, 28 Aralık 2005 tarihinde taburcu edildi ve tedavisinin devamı için kendisine bir reçete verildi. Ancak bu reçetede yapılan bir harf hatası, hastanın hayatına mal oldu.
Harf hatası ile gelen felaket
Reçetede yazan ilacı almak için eczaneye giden kadın, eczacının tek bir harfi yanlış okuması nedeniyle farklı bir ilaç aldı. Bu yanlış ilaç kullanımı, hastanın sağlık durumunun kötüye gitmesine neden oldu. Doktorunun el yazısının okunaklı olmaması, hastaya yanlış ilaç verilmesine yol açtı. Komplikasyonlar yaşayan hasta hastaneye kaldırıldı ancak kurtarılamadı. Kadının akrabaları, yanlış ilaç veren eczacıyı şikâyet etse de, hasta hayatını kaybetmişti.
E-reçete ile gelen pratik ve hayati çözüm
Geçmişte sıklıkla yaşanan bu tür olaylar, e-reçete sisteminin devreye girmesiyle daha az görülür hale geldi. E-reçete sistemi sayesinde, hastalar eczaneye yalnızca bir barkodla gidiyor ve doktorların sistem üzerinden seçtikleri ilaçlar, herhangi bir kafa karışıklığına neden olmadan hastalara veriliyor. Bu sistem, reçetelerde yapılan hataların önüne geçerek hayat kurtarıcı bir rol oynuyor.
Dijitalleşmenin önemi
Dijitalleşme, birçok dezavantaj getirmiş olabilir ancak reçeteler konusunda gerekli bir dönüşüm sağlandığı tartışılmaz bir gerçek. E-reçetelerin yaygınlaşması, el yazısı hatalarından kaynaklanan tıbbi hataların önüne geçerek, hastaların doğru tedavi almalarını sağlıyor ve hayat kurtarıyor.
