Bu olgu, insanların genellikle bebeklik ve erken çocukluk dönemine ait anılarını hatırlayamaması durumunu ifade eder. Psikanalist Sigmund Freud, bu durumu çocukluk travmalarından ve psikoseksüel çatışmalardan korunmak için gerekli bir mekanizma olarak görmüş, ancak bu görüş günümüzde kabul görmemektedir. Aslında bebeklik amnezisinin nedeni, ilk deneyimlerin beyinde nasıl işlendiği ve anıların depolanma ve erişim biçimidir.

Bebekler hem anlamsal hem de epizodik belleğe sahiptir. Anlamsal bellek, kişisel deneyimlerden bağımsız olarak bilgi işleme yeteneğidir. Örneğin, bir rengin adı ya da bir olayın tarihi gibi bilgileri hatırlamak, anlamsal belleğe aittir. Epizodik bellek ise kişisel deneyimlere dayalı anılardır; ilk okul günü ya da bir köpekle karşılaşma anı gibi. Zamanla epizodik bellek, anlamsal belleğe dönüşebilir. Yetişkinler, köpekleri sadece ne olduklarını bildikleri için tanır, oysa çocukken ilk karşılaşmalarını hatırlayamazlar.

Epizodik ve anlamsal anılar, beynin korteks adı verilen çeşitli bölgelerinde depolanır. Ancak, hipokampus, 3 ila 4 yaşlarına kadar bu bölgeleri birleştirerek merkezi bir bilgi kaynağı haline getiremez. Beynin iki yarısı arasındaki bağlantılar tam olarak gelişmediğinden, bebekler daha çok epizodik belleği kullanır. Gelişim tamamlandığında, çocuklar ve yetişkinler uzun vadeli anılarını hatırlama yeteneğine sahip olurlar. Bu aşamada epizodik bellek, anlamsal belleğe dönüşmeye başlar.

Nörogenez, yani yeni nöronların üretimi süreci, bir memelinin yaşamı boyunca devam eder. Ancak bebeklerde nöron üretimi, çocuk ve yetişkinlere kıyasla çok daha hızlıdır. Nöron üretiminin bu hızı, hipokampusta gerçekleşir ve öğrenme ile hafıza gelişimini destekler. Ancak, aşırı nöron üretimi, bebek beyinlerinde unutkanlığı artırabilir; yeni nöronlar, hafızayı tutan eski nöronların üzerine yüklenebilir.

iPhone telefonlar bilinçli olarak yavaşlatılıyor mu? iPhone telefonlar bilinçli olarak yavaşlatılıyor mu?

Bilim adamları, hipokampusta yeni nöronların üretilmesinin hatıralara erişimi nasıl etkilediğini incelemiştir. Fareler üzerinde yapılan deneylerde, hafızaların güçlendirilmesi ve bebeklik amnezisinin durdurulması üzerine çalışmalar yapılmıştır. Yetişkin farelerde nöron üretimi artırıldığında hatırlama yeteneklerinin azaldığı gözlemlenmiştir. Ancak nöron üretiminin yavaşlatıldığı bebek farelerin, yetişkin olduklarında bebeklik anılarını hatırladığı görülmüştür.

Bebeklik amnezisinin evrimsel avantajı da bulunmaktadır. Bu durum, yeni şeyler öğrenme yeteneğini artırmak için gereklidir. Nörogenezin bir amacı, daha yeni anılar oluşturmak için eski anılardan feragat etmektir. Bu, epizodik hafızanın tamamen silindiği anlamına gelmez. Örneğin, 60 yaşındaki bir kişi, 30 yaşında yaşadığı bir olayı hatırlayabilir. Ancak zaman aralığı açıldıkça, bu anıların hatırlanması zorlaşır.

Sonuç olarak, bebekliğimizi hatırlamıyor olmamızın temel nedenleri arasında hızlı nörogenez ve hipokampusun iki yarısı arasındaki bağlantıların henüz tam olarak gelişmemiş olması yer almaktadır. Ayrıca, sağlaklar ile her iki elini kullanabilen bireyler arasında yapılan çalışmalar, bu bağlantıların hafıza üzerindeki etkisini de göstermektedir. Sağ elini kullananlar ile her iki elini kullananların çocukluk anılarını hatırlama kapasiteleri arasındaki farklar, iki yarımküre arasındaki iletişimin daha güçlü olmasının sonucudur. Bu nedenle, bebeklik anılarını hatırlayamıyor olmamız, evrimsel ve nörolojik olarak anlamlı bir durumdur.

Muhabir: Nisan Güçlü