Çin, ABD, Birleşik Krallık ve Danimarka'daki araştırmacılardan oluşan bir ekip, Birleşik Krallık Biyobankası'ndaki 400.000'den fazla katılımcıyı ortalama 12 yıl boyunca izledi. Araştırma, balık yağı takviyelerinin yeni atriyal fibrilasyon (düzensiz kalp atışı) vakaları, kalp krizi, felç ve kalp yetmezliği ile ölüm riski arasındaki ilişkiyi inceledi. BMJ Medicine dergisinde yayımlanan çalışmaya göre, takip döneminin başında kardiyovasküler hastalığı olmayan bireylerde, düzenli balık yağı takviyesi kullanımı atriyal fibrilasyon riskini %13 ve inme riskini %5 artırıyor. Öte yandan, kalp hastalığı olan bireyler için bu takviyeler atriyal fibrilasyondan kalp krizine ilerleme riskini %15 ve kalp yetmezliğinden ölüm riskini %9 oranında düşürüyor.
Kadınlarda risk daha yüksek Araştırmada, omega-3 takviyelerinin yararlarının ve risklerinin her grupta aynı şekilde gözlemlenmediği vurgulanıyor. Sağlıklı bireylerde kalp krizi ve felç geçirme riski kadınlarda %6 ve sigara içmeyenlerde %6 daha yüksek. Yaşlılar ve mevcut kalp hastalığı olan erkekler için ise daha büyük faydalar gözlemleniyor; sağlıklı bireylerde ölüm riski sırasıyla %11 ve %7 daha düşük. Ancak araştırmanın gözlemsel bir çalışma olduğu ve nedensel ilişkiler hakkında kesin sonuçlar çıkarmanın mümkün olmadığı belirtildi. Ayrıca, katılımcıların çoğunluğunun beyaz etnik kökenden geldiği, dolayısıyla bulguların diğer etnik gruplar için geçerli olmayabileceği ifade ediliyor.
"Endişe etmemeliyiz"
İngiliz Kalp Vakfı'nda kıdemli diyetisyen olan Tracy Parker, bu araştırmanın balık yağı takviyesi alanlar için endişe verici olmadığını, ancak bu takviyeleri almaya başlamak için bir onay sağlamadığını söyledi. Omega-3 yağ asitleri gibi takviyelerin sağlıklı beslenmenin yerini almadığını belirten Parker, bireylerin beslenme alışkanlıklarına bütünsel bir bakış açısıyla yaklaşmasının önemine dikkat çekti. Akdeniz diyetinin kalp krizi ve felç riskini azaltma konusunda defalarca kanıtlandığını belirten Parker, bu diyetin bol miktarda balık, meyve, sebze, baklagil, fındık ve tam tahıllar içermesi gerektiğini vurguladı