Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Lideri Devlet Bahçeli’nin Abdullah Öcalan’ın TBMM’de DEM Parti Grubu’nda konuşma yapmasını önermesiyle başlayan ve DEM Parti heyetinin İmralı ziyaretiyle devam eden yeni açılım süreci toplumda çeşitli kesimlerde çok farklı tepkilere yol açtı. İntegral Kamuoyu Araştırma Şirketi, İzmirlilere MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin “Öcalan çağrısı”; Suriye’de yaşanan rejim değişikliğinin Türkiye açısından etkileri ile Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın süreçteki rolünü sordu.

Araştırmaya göre İzmirliler; Abdullah Öcalan’ın Meclis’te konuşma yapması ve PKK’ye çağrıda bulunmasının terörü sona erdirmeyeceğini ve Kürt sorununu çözmeyeceğini düşünüyor. Bahçeli’nin çağrısını desteklemeyenlerin ya da koşullu destekleyenlerin yüksek oranı ise oldukça çarpıcı.

İzmir Büyükşehir Belediyesi'nden 1 milyar TL kredi talebi İzmir Büyükşehir Belediyesi'nden 1 milyar TL kredi talebi

Suriye’de yaşanan gelişmelere ilişkin verilen “Türkiye ve Erdoğan karnesinde” ise; Erdoğan’ın rolü ve güçlenmesi, ülkenin ekonomik ve siyasi kazanımlarının önüne çıkıyor. Güncel daha pek çok başlığı sorgulayan İntegral’in; İzmirlilerin 2025 yılında ülkenin ekonomik ve siyasal açıdan daha iyi olup olmayacağına ilişkin sorusunun karşılığı ise, “umutsuzluk” olarak ortaya çıktı.

İzmirlilerden veto

İntegral Araştırma Şirketi’nin yaptığı araştırma; 25-31 Aralık 2024 tarihlerini kapsarken; İzmir’in 30 ilçesinde, 1290 katılımcı ile kantitatif araştırma tekniklerinden CATİ (telefonla aranarak) yöntemi uygulanarak gerçekleştirildi.

İzmir merkezli faaliyet gösteren, bölge ve ülke gündemine yönelik isabetli yoklamalarla dikkat çeken İntegral’in bu son araştırmasında; İzmirlilere “MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin "Abdullah Öcalan Meclis’e gelsin, DEM Parti Grubunda konuşsun, örgütü lağvettiğini açıklasın”; önerisi hakkında ne düşündükleri soruldu. Katılımcıların; yüzde 65,6’sı “Kesinlikle desteklemiyorum” yanıtını verirken; Öcalan’ın terör örgütüne çağrı yapmasını ancak Meclis’e gelmesini istemeyenlerin oranı yüzde 10,2 olarak karşımıza çıktı.

Terörün bitişine ya da Kürt sorununun çözümüne katkı sağlayabileceğini düşündüğü için destek verenler yüzde 8,7 iken; destekleyenlerin ve kararsızların oldukça düşük oranda olması dikkat çekti. CHP seçmeninin yaklaşık yüzde 80’inin bu formüle katılmadığını “Kesinlikle” ifadesi ile dile getirirken; Cumhur İttifakı tabanında da gözle görülür bir reddediş ortaya çıktı. DEM Parti seçmeni ise; en olumlu yaklaşan ve bir o kadar da en kararsız kitle olarak tespit edildi.

Suriye’deki gelişmeler

Son dönemde, en önemli gündem maddelerinden biri olan “Suriye’deki rejim değişikliği” başlığı da araştırmanın öne çıkan konularından biri oldu. İki İzmirliden biri, bu değişikliğin Türkiye’nin ekonomik ve siyasi açıdan lehine olduğuna kısmen de dahil olmak üzere katıldığını belirtirken; bu süreçte Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın rolünün büyük olduğuna inananlar yüzde 75’e; Erdoğan’ın siyaseten güçlendiğini düşünenler ise yüzde 70’e yakın tespit edildi.

Bu oranlar kısmen katılanları kapsamakla birlikte; olası bir genel seçimdeki oy tercihlerine bakıldığında ise şu tablo ortaya çıktı: Ağırlıklı olarak, CHP ve DEM seçmeni Türkiye’nin lehine bir değişim olmadığını düşünürken; CHP’lilerin Erdoğan’ın rolü ve güçlenmesine yaklaşımı da küçümsenmeyecek orandadır. Cumhur İttifakı tabanı ise; hem ülkenin lehine bir gelişme olduğu hem de Erdoğan’ın rol ve güçlenmesine yönelik olumlu görüş bildirmiştir.  

İzmir’in, 2025 Türkiye’sinden hiç umudu yok

Araştırmada ayrıca; katılımcılara, “Yeni yılda Türkiye ekonomik ve siyasi açıdan iyi bir noktada olacak.” ifadesine ne kadar katılıp katılmadıkları soruldu. İzmirlilerin neredeyse yarısı, bu soruya “Hiç katılmıyorum” yanıtını verirken; “Katılmıyorum” ve “Biraz katılıyorum” yanıtıyla birlikte bu oran yaklaşık yüzde 90’a ulaştı. İzmirli seçmenin 2025 yılı Türkiye’sinden neredeyse hiç umudu olmadığını ortaya koyan araştırmanın, olası seçimlerdeki siyasi tercihlerine bakıldığında da tüm parti tabanlarındaki umutsuzluk göze çarpmaktadır.

Kaynak: Haber Merkezi