Almanya'nın doğusundaki Thüringen eyaletinde işverenler, artan aşırı sağcı politikaların gölgesinde kalifiye yabancı işçi bulmakta büyük zorluklar yaşıyor. Aşırı sağcı AfD partisinin yabancı karşıtı söylemleri, bu bölgelerdeki işverenleri, özellikle de uluslararası alanda rekabet eden şirketleri endişelendiriyor.
Thüringen’de yükselen aşırı sağ ve işgücü krizi
Thüringen, Almanya'nın en yoksul eyaletlerinden biri olmasına rağmen, yüksek vasıflı işgücü için büyük bir talep barındırıyor. Ancak, aşırı sağın etkisiyle bu talebi karşılamak gittikçe zorlaşıyor. Elektrik mühendisi Preetam Gaikwad, 2013 yılında Jena şehrine taşındığında, bölgenin sunduğu olanaklara hayran kalmıştı. Ancak geçen yıllar içinde siyasi iklimin değişmesi, Gaikwad gibi yabancı çalışanları endişelendiriyor.
AfD’nin yabancı karşıtı politikaları işverenleri zorluyor
AfD’nin yabancı karşıtı tutumu, Thüringen’deki işverenlerin iş gücü ihtiyaçlarını karşılamada en büyük engellerden biri haline geldi. Jenoptik gibi uluslararası başarıya sahip şirketler, özellikle göçmenler ve azınlık grupları için cazip bir iş ortamı sunmakta zorlanıyor. Jenoptik CEO'su Stefan Traeger, AfD’nin yükselişinin yabancı çalışanları bölgeden uzaklaştırdığını vurguluyor.
Batıya yönelik beyin göçü ve AfD’nin etkisi
Doğu Almanya’daki komünist yönetimin mirası olarak Thüringen, ekonomik anlamda batının gerisinde kalmış bir bölge. Bu durum, bölgedeki genç nüfusun daha varlıklı batıya göç etmesine neden oluyor. AfD’nin yabancı karşıtı politikaları, bu göç dalgasını daha da tetikleyerek bölgedeki işgücü krizini derinleştiriyor.
Almanya’nın kalifiye işgücü ihtiyacı büyüyor
Almanya, her yıl yaklaşık 400.000 vasıflı göçmene ihtiyaç duyarken, aşırı sağcı politikaların gölgesinde bu hedefi tutturmak zorlaşıyor. Ülkenin ekonomik gücünü koruması ve uluslararası rekabet gücünü artırması için bu sorunun çözülmesi kritik önem taşıyor.
