Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, “Türk'üyle, Kürt'üyle, Laz'ıyla, Çerkez'iyle ırkı ne olursa olsun biz hep beraber bu ülkenin vatandaşlarıyız. Ve hiçbir ayrımcılık yok ülkemizde. Geçmişte 'Kürt sorunu' olarak bilinen sorunu da ortadan kaldırdık” dedi.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Eyüpsultan'daki Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) binasında Milli İrade Platformu tarafından “Türkiye Yüzyılında Adalet" başlığıyla düzenlenen Milli İrade Buluşmaları Programı'na katıldı.
Burada konuşan Tunç, “Özellikle 40 yıldan bu yana ülkemizin başına bela olan ve binlerce vatandaşımızın şehit olmasına, askerimizin, polisimizin, öğretmenimizin şehit olmasına neden olan PKK Terör örgütünü de inşallah tarihe gömeceğiz. Terörsüz bir Türkiye'yi inşa edeceğiz. Terörün her türlüsünü ülkemizden defetmek istiyoruz. Şehit ailelerimizin emanetine sonuna kadar sahip çıkacağız. Bu ülkenin birlik ve beraberliğini, huzurunu bozmak isteyenlere hiçbir zaman fırsat vermeyeceğiz. Milli birlik ve kardeşlik içerisinde bunu gerçekleştireceğiz. Türk'üyle, Kürt'üyle, Laz'ıyla, Çerkez'iyle ırkı ne olursa olsun biz hep beraber bu ülkenin vatandaşlarıyız. Ve hiçbir ayrımcılık yok ülkemizde. Geçmişte 'Kürt sorunu' olarak bilinen sorunu da ortadan kaldırdık. Onların her türlü haklarının, o kısıtlanmış geçmiş yıllardaki haklarını iade edilmesi noktasındaki çabalarımızı onlarda biliyor” ifadelerini kullandı.
Bakan Tunç, "Darbeci, vesayetçi anlayışı ortadan kaldırmak için anayasamızdaki özellikle yargısal kurumların, yargıyı temsil eden gerek Yüksek Yargı gerekse de diğer kuruluşların da yapısını dönüştürmek gerekiyordu. Milli Güvenlik Kurulu'nun yapısı, Yüksek Askeri Şura'nın yapısı, tüm bunların sivilleşmesi. Oturum düzenlerinden tutun da mevzuatına varıncaya kadar bunlar değiştirildi. Yargı birliğinin sağlanması, Devlet Güvenlik Mahkemeleri'nin kaldırılması, Askeri Yargıtay'ın, Askeri Yüksek İdare Mahkemeleri'nin kaldırılması, yargı alanında, Anayasa Mahkemesi'nin yapısının ve hâkimler, savcılar kurulunun yapısının, demokratik hukuk devleti ilkelerine uygun hâle getirilmesi gibi çok sayıda sessiz devrim sayılabilecek reformları, o güçlükleri aşarak, aştığımızda milletimize gittik. Milletimiz 'Evet sizin buna ihtiyacınız var' dedi ve o referandumlarda evet oylarıyla bunlar hayata geçti” dedi.