Bu süreç, ülkenin ekonomik kalkınmasına destek olma ve işsizliğin azaltılması amacıyla önemli bir adım olarak görülmüştü.

30 Ekim 1961'de Türkiye ile Almanya arasında imzalanan protokol ile on binlerce Türk işçi, Almanya'nın yeniden inşa sürecine katkı sağlamak üzere yola çıktı. Bu göç hareketi, Türkiye'deki aileler için hem ekonomik bir çıkış yolu hem de yeni bir yaşam umudu anlamına geliyordu. Ancak, gurbete giden bu işçilerin unutmamaları gereken değerler vardı ve bu konuda kendilerine ciddi öğütler verilmişti.

Ekran Resmi 2024 08 21 17.33.11

Pasaport başvurusunda verilen özel öğütler

Almanya'ya gitmek için pasaport başvurusu yapan Türk işçilerine, dönemin İş ve İşçi Bulma Kurumu Genel Müdürlüğü tarafından özel olarak hazırlanan öğütler içeren kağıtlar dağıtıldı. Bu kağıtlar, işçilerin yurt dışında karşılaşabilecekleri zorluklara karşı nasıl davranmaları gerektiğini anlatan önemli mesajlar taşıyordu. Verilen bu öğütler, hem işçilerin bireysel onurunu korumaları hem de Türkiye'nin ve Türklüğün itibarını en iyi şekilde temsil etmeleri amacıyla hazırlanmıştı.

Ekran Resmi 2024 08 21 17.33.04

"Onurlu Ol" başlığı altında verilen öğütler

İlk öğüt, "Onurlu Ol" başlığı altında yer aldı. Burada, işçilerin Almanya'da para biriktirmek adına gereğinden fazla cimrilik yapmamaları, kimseden bir şey istememeleri ve kendilerini başkalarına acındırmamaları gerektiği vurgulandı. Bu başlık altında yer alan ifadeler, Türk işçilerinin onurlarını koruyarak, kimseye muhtaç olmadan çalışmalarını öğütlüyordu.

Ekran Resmi 2024 08 21 17.32.58

"Aileni ve evini unutma" başlığı

O dönemde iletişim araçları bugünkü kadar yaygın değildi; bu nedenle işçilere, aileleriyle düzenli olarak mektup yazmaları, onları merakta bırakmamaları öğütlendi. "Aileni ve Evinı Unutma" başlığı altında yer alan bu öğütler, işçilerin kazandıkları parayı ailelerine göndermeleri, gereksiz harcamalardan kaçınmaları gerektiğini hatırlatıyordu.

Saadet Yüksel: "Türkiye aleyhine AİHM'de 24 bin dava dosyası var" Saadet Yüksel: "Türkiye aleyhine AİHM'de 24 bin dava dosyası var"

Ekran Resmi 2024 08 21 17.30.44

"İşini en iyi şekilde yap" ve "Bayrağını düşün"

İşçilere verilen diğer önemli bir nasihat, "İşini En İyi Şekilde Yap" başlığı altında toplandı. Burada işçilerin işlerini hızlıca öğrenmeleri, dikkatli olmaları ve verilen işi zamanında tamamlamaları gerektiği vurgulandı. Aynı zamanda, ustalara ve idarecilere saygı göstermeleri, işyerinde disiplini elden bırakmamaları gerektiği ifade edildi.

En önemli öğütlerden biri ise, "Bayrağını Düşün" başlığı altında verildi. Bu bölümde, Türk işçilerinin Almanya'da sergileyecekleri davranışların sadece kendilerini değil, tüm Türk milletini temsil ettiği hatırlatıldı. İşçilere, ülkenin ve Türklüğün onurunu koruma sorumluluğu yüklenmişti. Bu başlık altında yer alan ifadelerde, bayrağın şerefini her zaman hatırlamaları, atalarının dökülen kanlarının temsil ettiği bu bayrağın itibarını zedelememeleri gerektiği vurgulandı.

Bugüne ulaşan bir miras

Bugün, Almanya'da yaşayan milyonlarca Türk kökenli birey, bu öğütlerle yola çıkan ilk nesil işçilerin mirasını yaşatmaya devam ediyor. Almanya'ya göç eden Türk işçileri, sadece Almanya'nın ekonomik kalkınmasına katkı sağlamakla kalmadı, aynı zamanda iki ülke arasındaki kültürel bağların güçlenmesinde de önemli bir rol oynadı. 63 yıl önce verilen bu öğütler, o dönemin zorluklarını ve Türkiye'nin onurunu koruma çabasını gözler önüne seriyor. Bu öğütler, tarih boyunca göç eden Türklerin hem kendi kimliklerini koruma hem de bulundukları toplumlara katkıda bulunma çabalarının bir sembolü olarak hafızalarda yer etmeye devam ediyor.

Editör: Sezin Türkyılmaz