İZMİR EKSPRES

2 bin 600 yıllık kentin Bağbozumu Şenliği coşkuyla kutlandı!

2 bin 600 yıllık gelenekten gelen Bağbozumu Şenliği'nde konuşan Dr. Cemil Tugay, "Böylesine değerli bir mirası devralmışken yanlış tarım politikaları nedeniyle bir taraftan topraklarımızın verimliliğini kaybediyoruz" dedi.

Abone Ol

Urla Meydanı'nda başlayan Geleneksel Bağ Bozumu Şenlikleri, Urla Kaymakamı Mustafa Gözlet, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, Urla Belediye Başkan Selçuk Balkan, Ziraat Odası Başkan ve yöneticileriyle Urlalıların da yoğun katılımıyla coşkuyla başladı. Şenliklerde üzüm, üzüm suyu, karpuz, kavun ve diğer çeşitlerin sergilenmesinn yanı sıra çocukların da eşlik ettiği üzüm sıkma yarışması eğlenceli sahnelerle Ege Tv'nin ekranlarına taşındı.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, "Urla'nın bağrından yetişmiş ve Urla'nın evladı olan Urla'nın her şeyine sahip çıkarken öncelikli olan tarımsal üretimi de koruyan ve özen göstermesiyle her zaman çiftçinin yanında olan tavrıyla kutluyorum. Hepimizin bildiği gibi ülkemizde tarım önemli sorunlar yaşıyor. Geçen yılın büyümesinde pek çok sektör büyüyüp gelişirken tarım ise büyüme açısından gerileme olmasını hepimiz için üzerinde düşünülmesi gereken vahim bir olaydır. Bugünlerde çiftçilerimizin yaşadığı sıkıntıları, eylemleriyle ortaya koyarken onların ne kadar ağır sorunlar yaşadığını ve onlara destek olmak için hepimizin elinden geleni yapmamız gerekiyor. Biz yerel yöneticilerin de üzerine düşen çabayı gösteriyoruz" dedi.

2 bin yıllık kent

Başkan Dr. Tugay, "Takım arkadaşlarımız, tarım alanlarında gerekli çalışmaları yapıyor. Uzun yıllardır kendi gayretimizle oluşurduğumuz eylem planlarımızı ortaya koymaya devam edeceğiz. Mutlaka daha iyi olacağız. 2 bin yıldır Urla'da bağların olduğunu biliyoruz. Bağ kültürü 2 bin yıllık geçmişe sahip Türkiye'de bağların 3'te biri Ege Bölgesi'nde. Üretimin yüzde 50'den fazlası yine Ege Bölgesi'nde gerçekleşiyor. Dünya'nın en güzel üzüm, zeytin, incir, pamuklarının yetiştiği topraklardayız. Böylesine değerli bir mirası devralmışken yanlış tarım politikaları nedeniyle bir taraftan topraklarımızın verimliliğini kaybediyoruz. Diğer taraftan plansız üretimle çiftçimizin emeğinin karşılığını alamadığı hasatlara neden oluyoruz. Hepimizin farkında olması gereken ise iklim krizinin bize yaşattığı kuraklığa maruz kalıyoruz. Bunlarla ilgili her bir vatandaşımız, hem bilinçli olmalı hem de üzerine düşeni yapmalıdır. Önümüzdeki yıllarda bu sorunlarla ilgili etkili mücadeleleri de yaptığımız yıllar olacak, hepimizi de bu açıdan göreve çağırıyorum" şeklinde konuştu.

Atalardan gelecek nesle

Urla Belediye Başkanı Selçuk Balkan, "İncire ve üzüme balın, zeytine yağın düştüğü şu günlerde, 2600 yıllık geleneğimiz olan Bağbozumu Şenliğimize hoş geldiniz. Bizler, Atalarımızdan aldığımız mirası gelecek nesillere aktarmak adına bu şenliğimizi çok önemsiyoruz. Geliştirerek yaşatmak istediğimiz bu etkinliğimizde bizlerle olduğunuz için çok teşekkür ederiz. Yarımadanın bereketli topraklarında doğup büyümek, bu topraklarda nefesimizi almak ne kadar büyük bir şans. Öyle ki; bu coğrafyanın bize sunduğu çok zengin bir flora var.  Bu çeşitlilik Yarımadaya özgü çok kıymetli tarım ürünlerinin yetişmesini sağlıyor" dedi.

Antik dönemden gelen bağcılık

Tarımsal faaliyetlerimiz ve ürün çeşitliliğimiz;  Urla’da yaşayan birçok kültürden insanın mutfağında farklı lezzetler doğuruyor. Bu kültürel mozaik, gastronomi alanındaki başarımızın da temellerini oluşturuyor. Antik dönemlerden beri bağcılık yapılan Urla’da, mübadele sonrasında bağlar sökülmüş ve yerine tütün dikilmiş.  Avrupa’nın büyük ölçüde ihtiyacını karşılayan ve bu sayede Urla’nın en büyük gelir kaynağını oluşturan bağcılığın şimdilerde yeniden canlanması çok kıymetli" şeklinde konuştu.

Başkan Balkan, "Binlerce yıldır bu toprakların simgesi olan tarım ürünlerimiz neden ithal edilsin? Neden üreticiler tarlalarını, bahçelerini, evlerini bırakıp kentlere göç etmek zorunda kalsın? Üreticiyi, kooperatifleri desteklemek ve kırsal kalkınmayı sağlamak için tek bir şeye ihtiyaç var; o da güçlü bir siyasi iradedir. Biz yerel yöneticiler olarak irademizi her zaman çiftçiden ve üretimden yana, adaletten ve hukuktan yana kullanıyoruz. İzmir Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Daire Başkanlığımızla birlikte üreticimizin toprağına can suyu sağlayacak çalışmalar için kollarımızı sıvadık. Öncelikli olarak çiftçimizi dinleyecek, derdine derman olacak Tarımsal Hizmetler Müdürlüğümüzü kurduk. Entegre ve büyük çiftliklerden ziyade geleneksel aile çiftliklerimiz için destek programları oluşturuyoruz. Köylerde Tarımsal üretim ve kalkınma kooperatifleri kuruyoruz ve kooperatiflerimizin ortağı oluyoruz. 6360 sayılı yasayla belediyemize geçen tarım arazilerini Ortağı olduğumuz kooperatiflerin kullanımına veriyoruz. Geleneksel tarım ürünlerimiz zeytinin, üzümün, enginarın hasat miktarını ve kalitesini arttıracak eğitimler veriyor, üretimimize yeni tarımsal ürünler ekliyoruz" dedi.

'Tarım arazilerimizi asla imara açmayacağız'

Başkan Selçuk Balkan, şunları ifade etti, "Belediye Şirketimiz Urit üzerinden alım garantisini sağlayacak anlaşmalar yaparak çiftçimize sözleşmeli üretim yaptıracağız.  Yeni nesil belediyecilik ile sosyal satın alma dönemini başlatacağız. Kurduğumuz sanal yerel hal projesi ile çiftçilerimizin ürünlerini internet üzerinden aracısız pazarlayacağız.  Kooperatif üretimlerini desteklemek ve arttırmak için köylünün malını köylüye kullandırarak her köyde bir işleme tesisi kurucaz. Kırsal hayata duyulan ilgi her geçen gün daha çok artıyor.  Bu ilgi, bizleri tarımsal kaynaklarımızı sürdürülebilirlik ilkesiyle turizme açmaya yönlendiriyor. Tarımsal üretimi agro turizm ve gastronomi turizmine entegre edip, üreticinin aracısız kazanmasını sağlıcaz. Ve Urla’mızdaki yatay yapılaşmayı koruyacak, tarım arazilerimizin her bir karış toprağına sahip çıkacağız. Hiçbir tarım arazimizi asla imara açmayacağız" ifadelerini kullandı.