Hava sıcaklığının mevsim normallerinin üzerinde seyrettiği bugünlerde art arda çıkan orman yangınları kamuoyunun vicdanını sızlattı. Yangınlar nedeniyle Çanakkale, Diyarbakır, Mardin, İzmir, Manisa, Uşak, Balıkesir, Bursa, Denizli, Adana ve Elâzığ'da hektarlarca orman alanı ve tarım alanı kül oldu. 

Diyarbakır’ın Çınar ilçesine bağlı kırsal Köksalan Mahallesi’nde başlayan ve Mardin’in Mazıdağı ilçesine ilerleyen yangında 15 kişi hayatını kaybetti.

Tarım ve Orman Bakanlığı ile Türkiye Ormancılar Derneğinin istatistikleri son beş yılda 198 bin 745 hektar orman alanının yandığını ortaya koydu. 1988 ile 2018 arasındaki 30 yılda ise 296 bin 313 hektar orman alanı yandı. Bu alan 30 yılda 417 bin, son beş yılda 280 bin futbol sahasına tekabül ediyor.

Yazın başlamasıyla birlikte ülkede yangınların biri kontrol altına alınırken başka bir ilde yeni bir yangın başlıyor. Alevler rüzgârın da etkisiyle diğer bölgelere sıçrayarak yangınlar kısa sürede geniş bir alana yayılıyor. Yangınlar kimi bölgelerde daha kısa sürede kontrol altına alınırken kimi bölgelerde uzun saatler sonra söndürülebiliyor.

Uşak’ta 18 Haziran akşamı bir tarım arazisinde başlayıp ormanlık alana sıçrayan yangın 40 saat; Çanakkale’de (Eceabat) 19 Haziran’da çıkan orman yangını 24 saat; İzmir’de (Dikili) 19 Haziran’da çıkan orman yangını 10 saat, 20 Haziran’da (Bergama) çıkan orman yangını 20 saat; Manisa’da (Salihli) 21 Haziran’da çıkan orman yangını 11 saat sonra kontrol altına alınabildi.

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’nın açıklamasına göre son günlerde ülke genelinde en az 42 orman yangını çıktı. 22’si ormanın içinde, 20’si de ormanın yakınında çıkan yangınların beşi üst risk grubunda değerlendirildi.

“Orman yangınlarıyla mücadelede başarısız olundu”

Ülkede orman yangınları 2011 ila 2023 yıllarında devasa oranlarda arttı. Türkiye Ormancılar Derneğinin verilerine göre 2011 yılında toplam bin 954 orman yangınında 3 bin 612 hektar alan yandı. 2012 ile 2019 ve 2020 yılında hem yangın sayısı hem de yanan orman alanı katlandı.

2012’de 2 bin 450 orman yangınında 10 bin 455 hektar alan; 2019'da 2 bin 688 orman yangınında yüzde 43'ü İzmir'de olmak üzere 15 bin 417 hektar alan; 2020 yılında 3 bin 399 orman yangınında 20 bin 971 hektar alan yanarak yok oldu.

Orman yangınları açısından 2021 ise tam bir felaket yılı olarak tarihe geçti. Yılın temmuz ayında Antalya’nın Manavgat ilçesinde başlayan orman yangınları aynı yılın ağustos ayında Akdeniz, Ege, Marmara, Batı Karadeniz ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerine yayıldı. En az 53 ilde çıkan orman yangınında sekiz kişi hayatını kaybetti; binlerce hayvan can verdi.

Türkiye Orman Genel Müdürlüğünün verilerine göre 2021’de toplam 2 bin 793 orman yangında 139 bin 503 hektar orman ekosistemi yanarak kül oldu. 1988 ila 2018 arasında 30 yılda çıkan orman yangınlarında 296 bin 313 hektar alan yandı. 2021’de sadece bir yangın sezonunda yanan orman alanı 30 yılda yanan orman alanının üçte birinden çok daha fazla bir alana tekabül etti.

Küresel Orman İzleme ve Dünya Kaynakları Enstitüsü tarafından açıklanan verilere göre de Türkiye’de 2011 ile 2021 yılları arasında çıkan yangınlarda orman kaybının yüzde 61,5’i sadece 2021’de yaşandı.

Türkiye Ormancılar Derneği “Türkiye Ormancılığı: 2022, Türkiye’de Ormansızlaşma ve Orman Bozulması” başlığıyla yayımladığı raporda 2021 yılını bu nedenle “Mega Orman Yangınları Yılı” olarak adlandırdı.

Antalya’nın Manavgat ilçesinde çıkarak çevre ilçelere yayılan yangınlarda Tarım ve Orman Bakanlığının tespitlerine göre 15 bin dekar tarımsal alan zarar gördü. Yangınlarda sekiz kişi hayatını kaybetti. 265 bin 83 inek, dana, koyun, keçi olmak üzere çiftlik hayvanı; 20 bin bıldırcın, 27 bin 407 kanatlı hayvan, bin 441 arılı kovan, bin altı boş kovan olmak üzere 33 binden fazla hayvan öldü.

Kaplumbağa, kuş, tilki, tavşan olmak üzere pek çok türden sayısız orman canlısı öldü; yaban hayatı büyük bir yara aldı.

Manavgat’ta yangından etkilenen 34 mahallede onlarca ev, ahır ve depo yanarken, kedi, köpek; onlarca evcil hayvan yangın nedeniyle canını yitirdi.

2021’de Manavgat’taki orman yangınları ancak 10 gün sonra kontrol altına alınabildi. Yangın döneminde en çok tartışılan konulardan biri Türk Hava Kurumunun (THK) uçaklarının kullanılmaması nedeniyle devletin yangınlara müdahalede gecikmesi, yetersiz kalması oldu.

Kamuoyundan ve siyasî partilerden gelen “THK’nin yangın uçakları neden kullanılmıyor?” sorusunu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “THK’nin elinde buralarda rahatlıkla kullanılabilecek uçak falan yok” diye yanıtladı. THK'nin ise filosunda, 11 adet M-18 Dromader ve dokuz adet CL-215 Bombardier tipi yangın söndürme uçağı ve yangın bölgelerinde konuşlandırılmış 11 adet döner kanat helikopter bulunduğu görüldü.

2021’deki orman yangınları tarihe “dünyanın en büyük yangını” diye geçti. Türkiye Ormancılar Derneğinin raporunda “2021 yılında orman yangınlarıyla mücadelede başarısız olunduğu” şu satırlarla kaydedildi:

“2021 yılından önceki 12 yılın yangın verileri incelendiğinde, yıllık ortalamalar itibarıyla yangın sayısının 2 bin 497, yanan alan miktarının 8 bin 246 hektar ve yangın başına düşen yanan alan miktarının 3,30 hektar olduğu görülüyor. Buna karşın 2021 yılında yangın sayısı 2 bin 793, yanan alan miktarı 139 bin 503 hektar ve yangın başına düşen yanan alan miktarı ise 49,95 hektar olarak gerçekleşti. Bu verilere göre 2021 yılında yanan alan sayısı önceki 12 yılın yıllık ortalamasına göre yüzde 11 artarken, yanan alan miktarı 17 kat, yangın başına düşen yanan alan miktarı da 15 kat arttı.”

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının yayımladığı istatistiklere göre 2022’de ise 2 bin 160 orman yangını çıktı ve bu yangınlarda 12 bin 799 hektar orman alanı zarar gördü. Tarım Bakanlığı 2023’ün ilk dokuz ayında 2 bin 197 yangında en az 14 bin 140 hektar orman alanının zarar gördüğünü tespit etti.

Haziran yangınları: 2 bin 548 hektar orman alanı yandı

2024 yazının başlamasıyla haziranda Çanakkale’nin Eceabat ilçesine bağlı Kumköyü yakınlarında çıkan yangında Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, yaklaşık 575 hektarlık alanın yandığını açıkladı. Diğer illerde çıkan yangılarda resmî otoritelerin açıklamasına ve ilk belirlemelere göre yanan alanların büyüklükleri şöyle:

· Bursa’da (Büyükorhan) 250 hektar orman alanı

· Balıkesir’de (Bigadiç) 60 hektar orman alanı ve 20 hektar tarım arazisi

· Manisa’da (Akhisar) 30 hektar ağaçlık alan ve 25 hektar tarım arazisi; (Salihli) 300 hektar tarım alanı

· Uşak’ta (Merkez) dört hektar meşelik alan ve 10 hektar arpa tarlası

· İzmir’de (Kemalpaşa) 15 hektar zeytinlik

· Muğla’da (Milas) 48 hektar ormanlık alan ve beş hektar ziraat alanı 

· Denizli’de (Pamukkale) 30 hektar orman alanı

· Adana’da (Sarıçam) 15 hektar orman alanı

·  Kahramanmaraş’ta 10 hektar orman alanı

· Diyarbakır’da (Çınar) bin 111 dekarında hasadı yapılmamış buğday olan 7 bin 900 dekar tarım alanı, (Kulp) 10 hektar orman alan

· Mardin’de (Derik) yedi hektar orman alanı, 250 dönüm (25 hektar) buğday ve mercimek ekili tarla; (Mazıdağı) 4 bin dekarı hasadı yapılmamış buğday tarlası, 3 bin dekarı anız olmak üzere 7 bin dekar tarım alanı

Valilik ve DEDAŞ “anız kaynaklı” dedi; savcılık raporunda yangının elektrik nakil hattından çıktığı belirlendi

Orman Genel Müdürlüğünün verilerine göre, Türkiye’de geçen yıl 1-21 Haziran döneminde 84 orman yangını çıktı. Bu yılın aynı döneminde 399 yangın kaydedildi. Geçen yılın aynı dönemine göre yangınlar yaklaşık beş kat arttı. Geçen yıl haziran döneminde yangınlardan 41 hektar, bu yılın haziranında ise 2 bin 548 hektar ormanlık alan zarar gördü.  

Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığından alınan verilere göre 2022’de orman yangınlarının yüzde 31,48’i ihmal-dikkatsizlik, yüzde 6,94’ü kaza, yüzde 3,98’i kasıtlı yakma nedeniyle çıktı. Anız yakmak, ormanda bırakılan cam ve plastik atıklar, sigara izmaritleri, enerji nakil hatlarından kaynaklı kıvılcımlar, ormanda ateş yakmak, kasıtlı yakma eylemleri bu kategoride değerlendiriliyor.

Diyarbakır’ın Çınar ve Mardin’in Mazıdağı ilçeleri arasında dağlık bölgede 20 Haziran’da başlayan yangında en az 15 kişi hayatını kaybetti. Onlarca insan yaralandı. Yüzlerce çiftlik hayvanı da yanarak yaralandı, yaban hayvanları yanarak öldü.

Daha önce biçilmiş olan buğday, mercimek ve arpa gibi tonlarca hububatın da yandığı yangının kaynağını Diyarbakır Valiliği “anız yakması” diye açıkladı.

Yöre halkı ise yangının elektrik enerjisi dağıtıcısı DEDAŞ’ın yenilemediği enerji nakil hatlarından çıktığını anlattı. DEDAŞ iddialara yönelik “Anız yakımı kaynaklı yangın sonrası yaptığımız incelemelerde yangının elektrik iletim hatlarından kaynaklanmadığını belirledik” açıklamasını yaptı.

Koza-İpek Holding'e ait yalı 1,1 milyar liraya satıldı Koza-İpek Holding'e ait yalı 1,1 milyar liraya satıldı

Bölgede 40 yıl önce yapılan elektrik direklerinin hâlâ tahtadan ve elektrik tellerinin çok eski olduğu, elektriklerin sürekli kesildiği, yüksek voltaj geldiğinde ise kıvılcım çıkardığı belirtiliyor.

İddiaya göre yangın başladığı andan itibaren de gece görüşlü helikopterin bölgeye gönderilmemesi yangının kısa sürede daha büyük bir alana yayılmasına neden oldu. Diyarbakır Barosu, “Yangının çıkış sebebi ve müdahalede geç kalındığı iddialarına ilişkin etkin bir soruşturma faaliyeti yürütülmesi amacıyla” suç duyurusunda bulundu.

Diyarbakır Valiliği, Sağlık Bakanlığı, DEDAŞ yangının nedenini “anız yakması” diye açıklarken, savcılığın hazırlattığı ön bilirkişi raporunda yangının elektrik nakil hattından çıktığı belirtildi. Raporda, Köksal Mahallesi'ndeki yangının; sigortalı ayırıcı direğinde sigorta yerine iletken tel sarılmış olduğu, iletken telinin koparak, yerdeki otları tutuşturması ve şiddetli rüzgârın etkisi ile alevlerin geniş bir alana yayıldığı ifade edildi.

Yangında yaralanan hayvanlar Et ve Balık Kurumuna gönderildi

Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’nın açıklamasına göre yangında Çınarcık’a bağlı Köksalan Mahallesi’nde koyun, kuzu, keçi olmak üzere 924 hayvan yaralandı. 83 ağır yaralı hayvan “kesilmek üzere” Et ve Süt Kurumuna gönderildi.

Yangında yaralanan tüm hayvanların devlet idaresinde tedavi edilmek yerine bazı hayvanların “Et ve Balık Kurumuna sevk edilmesi” kamunun vicdanını sızlattı. Sosyal medyada pek çok kişi “Yangından kurtulan hayvanları öldürme!” etiketiyle tepki gösterdi. Yaşam için Yasa platformu Tarım ve Orman Bakanlığı ile Diyarbakır Valiliğine şu çağrıyı yaptı:

“Yangından yaralı kurtuldular ama öldürülmek üzereler! Bir kez olsun yaşatmadan yana olun! Dernekler sahada. Hepimiz elimizi taşın altına koymaya hazırız! Hayvanların tedavileri yaptırılsın ve yaşam alanlarına geçsinler. Yangından kurtarılan hayvanlar zaten ölümle yüz yüze gelmişken, bir kere daha aynı şeyi yaşatmayın!”

Rabia Öztürk adlı bir yurttaş, yangın bölgesinden 32 hayvanı kurtararak Adana’da bir çiftliğe gönderdiklerini duyurdu.

Yangında hangi tür ve kaç yaban hayvanının öldüğüne ilişkinse bir veri yok.

Yangınlarda küresel ısınmanın nasıl bir etkisi var?

Türkiye, küresel ısınmadan en çok etkilenen kuşakta yer aldığı için aşırı hava olaylarına her sene daha fazla maruz kalıyor. Meteorolojik verilere göre Türkiye 1990’lar boyunca 10 yılda 678 ekstrem hava olayına maruz kalırken bu sayı sadece 2022’de bin 30 olarak kaydedildi.

Resmî verilere göre Türkiye 2007’den bu yana her sene ortalamanın üstünde sıcaklık yaşıyor. 2022’de Türkiye’de son 52 yılın en sıcak aralık ayı yaşandı.

Yangınların nedenleri incelendiğinde insan faktörü büyük bir farkla öne çıkarken son yıllarda “nedeni bilinmeyen” yangınlar ise daha sık gözlemleniyor. Çevre Bakanlığının verilerine göre 2022 yılındaki orman yangınlarının yüzde 41,12’sinin çıkış nedeni belirlenemedi.

Doğal bir olgu olan orman yangınlarının insan faaliyetleri ve küresel ısınma nedeniyle sıklığının ve yoğunluğunun arttığı değerlendiriliyor. İklimin yangınların oluşumundaki etkisini anlatan Prof. Dr. Doğanay Tolunay, “İklim değişikliği yanıcı maddeyi, kıvılcımları artırıyor. 1 Mayıs’tan 1 Kasım’a kadar olan dönem yangın mevsimi olarak adlandırılıyor, işte bu dönemin uzamasına yol açıyor. Küresel ısınmanın neden olduğu sıcaklık artışı, bitki örtüsünün kurumasına yol açarak bitki örtüsünün yangınlara karşı daha hassas hâle gelmesine neden olmuştur” diyor.

Tolunay, sıcaklık artışının aynı zamanda permafrostun (donmuş toprak) erimesine yol açtığını, bunun da atmosfere büyük miktarlarda karbondioksit ve diğer sera gazlarının salınmasına neden olarak küresel ısınmayı daha da şiddetlendirdiğini söylüyor.

Yangınlara müdahalede THK uçakları kullanılıyor mu?

Orman ve Tarım Bakanlığının, yangın söndürme uçaklarıyla ilgili açtığı ihaleyi 2018 yılına kadar THK alıyordu. Yangınlara da uzmanların Türkiye coğrafyasına uygun, manevra kabiliyeti yüksek uçaklar olarak değerlendirdiği THK uçakları ile müdahale ediliyordu.

2019’da THK’ye aktif dokuz yangın söndürme uçağı bulunuyordu. THK’nin dokuz uçağından dördü kullanım dışı, Bombardier CL 215 tipi beş uçak ise uçuşa hazır olarak bekliyordu. Uçaklar 2016 yılı sonunda yangınlara müdahalede destek olması için İsrail’e gönderildi ve orada kullanıldı.

2019, 2020, 2021 yıllarında Orman Bakanlığı orman yangınlarıyla mücadele için açtığı uçak ihalesinin şartnamesinde yangın uçaklarında 5 bin litre kapasite şartı koyduğu için, 4 bin 900 litre kapasiteli uçakları olan THK ihale dışı kaldığı için uçaklar kullanılamadı.

2018’de Yunanistan’da baş gösteren yangınlar için AA’ya yangın uçaklarının yardım için hazır olduğunu ve İzmir’de beklediğini açıklayan dönemin Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, 2018’den sonraki yangın sezonlarında aynı uçaklar için “Motorları yok, uçamazlar” dedi.

THK ise 2019’un ağustos ayında Ankara semalarında yangın söndürme uçaklarıyla tatbikat yaparak yanıt verdi. Ardından ise 17-22 Eylül 2019’da Atatürk Havalimanı’nda yapılan TEKNOFEST’19 festivaline katılan THK’nin havalanan TC-TKT kuyruk tescilli uçağı, festivalin ikinci gününde temsili uçuşla denizden aldığı suyu pistte alçak uçuş yaparak boşalttı.

THK’ye ait yangın söndürme uçaklarına izin verilmemesi süreci iddiaya göre Bordo Mimarlığa 18 helikopter için uçuş garantisi verilmesiyle başladı. Yaşanan gelişmelerin ardından THK yönetimi istifa etti ve yerine üç kişilik kayyum heyeti atandı.

2021’de ise Tarım ve Orman Bakanlığının açtığı ihaleye THK kendi uçakları için değil ama “işletme ruhsatı ve uçakların bakımına destek olmak” için CMC Savunma Sanayi A.Ş ile katıldı. İhalenin bu kurumlara verilmesiyle 2021 yangınlarında günlük 1.3 milyon lira, 153 gün için toplam 203 milyon lira ödenen üç Rus yangın söndürme uçağı kullanıldı.

2021’deki büyük felaketten sonra aynı yılın kasım ayında açıklama yapan THK Kayyum Heyeti Başkan Vekili Abdullah Kaya, THK bünyesinde bulunan ve çalışabilir durumdaki altı yangın uçağından dördünün revizyonu için Türk Havacılık ve Uzay Sanayii ile anlaştıklarını söyledi.

7 Mayıs 2024’te Türk Hava Kurumu (THK), kamuoyunda Ateş Kuşları olarak bilinen CL-215 tipi yangın söndürme uçaklarının, Bodrum-Milas Havaalanına konuşlandırıldığını açıkladı. Açıklamada “Dört uçağın bakımları tamamlandı ve yangın ihbarları hâlinde operasyona hazır hâle getirildi” denildi.

Editör: Sercan Engerek